Uçurtma Avcısı ⭐️⭐️⭐️⭐️

Tür: Dram

Mekan Tasarımları: İyi

Müzikler: İyi

Oyuncu Seçimi: İyi

Kurgu: İyi

Filmi bitireli iki saat oldu ama hala etkisinden kurtulamadım! Hele Taliban’ın Afganistan’ı tamamen ele geçirip karanlığa gömdüğü şu günlerde filmin etkisi daha da ağır oldu üzerimde.

Filmin konusu dikkat ipuçları var;

Amir ve Hasan iki yakın arkadaştır. Daha küçücük çocuk olan bu iki arkadaş bütün vakitlerini beraber geçirirler ve uçurtma yarışlarına katılırlar. ( Öyle bir yarış olduğunu bilmiyordum. Aslında farklı güzel kültürler ne güzel ama ne yazık ki insanoğlu iyiliğin neslini tüketmeye ant içmiş. ) Yarışta diğer uçurtmaların ipini koparıp tek kalan uçurtma 1. oluyordur. Amir ve Hasan birinci olurlar ve Hasan ( aslında Amirgilin yanında çalışan hizmetlinin oğludur ) kopan uçurtmanın peşinden gider. O uçurtmayı alıp efendisine hediye etmek ister. Amir gerek olmadığını söylese de Hasan koşarak uçurtmanın arkasından gider. O sahnedeki şu repliği çok uzun bir süre unutamayacağım galiba,

“ Senin için bin tane olsa yakalarım. "

O an demiştim ki saf sevgi saf saygı...

Ama bu saf sevgi ve saygı anlayışım kısa sürede yerini öfkeye bıraktı. Hasan’a sırf Hazara ( Afganistan içinden yaşayan farklı bir şii etnik grupmuş )olduğu için eziyet eden bir grup ergen, Hasan’dan yakaladığı uçurtmayı ister. Hasan vermeyince hem döver, hem de tecavüz ederler. O sahne zaten dayanılacak kabul edilecek bir sahne değil. Bütün bunları uzaktan izleyen Amir arkadaşına yardım etmediği gibi onu görmek istemez ondan uzaklaşmak ister. Sovyet Rusya’nın Afganistan işgali ile birlikte Amirgil ABD’ye taşınır. Hasan ile babası zaten Amirgilin evinden ayrılmışlardır. ABD’de okuyup yazar olmaya karar veren, evlenip mutlu bir yuva kuran Amir gelen bir telefon ile tekrar Afganistan’a döner. Hasan ve eşi ölmüş çocukları Taliban’ın eline kalmıştır. Orada film ile ilgili büyük bir ayrıntı var ama o kadarını da yazmayım :) Neyse Amir Hasan’ın oğlu Sohrab'ı binbir güçlükle Taliban’ın elinden kurtarır ve ABD’ye getirir. Filmin son sahnesinde Amir ile Sohrab uçurtma uçururken yine kopan uçurtmanın arkasından Amir’in gidip Sohrab’a;

“ Senin için bin tane olsa yakalarım "

demesi offf beni çok etkiledi. En kötüsü ise bunların film değil bin beterlerinin hala Afganistan da yaşanıyor olması ve bizim hiçbir şey yapamamamız...

Filmi izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim. Kitabı okumadım ama herkes kitabı daha çok beğenmiş. En kısa zamanda kitabı temin edip okuyacağım. Ahhh Hasan ( Ahmad Khan Mahmoodzada) beni çok etkiledin… Oyunculuğun çok iyiydi.

https://en.wikipedia.org/wiki/Ahmad_Khan_Mahmoodzada