Elon Musk / Ashlee Vance

“ Sizce ben deli miyim? "

Kitabın ilk cümlesi :) Arkadaşlar bu kitabı çok beğendim. Popüler iş hayatının, seveni de sevmeyeni de çok olan Elon Musk’ın hayatını çok güzel kaleme almış. Kitabın içeriğinde çocukluğundan başlıyor ve Zip2, Paypal, SpaceX, Tesla, Solarcity gibi Musk’ın emek yolculuklarını ayrı ayrı anlatmış. Ayrıca kitapta sık sık şirket çalışanlarının hayatları ve röportajlarına da yer verilmiş. Kitap beni çok etkiledi ve gaza getirdi :) Son günlerde uyumadan sürekli ben de ne yapsam ne etsem ne keşfetsem nasıl farklılık yaratsam moduna geçtim :) Üniversite öğrencileri, yazılımcılar, iş insanları ve girişimciler mutlaka okusunlar. Elon Musk’ın şişirildiğine dair ben de sık sık tereddüte düşüyordum ama kitap bakış açımı baya değiştirdi. Daha 12 yaşında Blastar isimli oyun yazıp gazetelere çıkan ve tüm çocukluğu kütüphanelerde geçiren bir insan düşünün. Geldiği noktaya hiç de kolay gelmemiş. Çalışanlarından Ankenbrandt röportajında “ Biz hepimiz günde 20 saat çalışıyorduk, o ise 23 saat. “ demiş :) Bu cümleyi uzun uzun düşündüm. Gerçek olabilir mi? Bu cümleyi okuduğumdan beri içinde bulunduğum konfor alanı beni iyice rahatsız etmeye başladı. Bir de o kadar çok başarısızlık ve aksilik yaşamış ki hiçbir zaman umudunu kaybetmemiş. Örneğin 2006’da Falcon 1 fırlatması başarısız olunca;

“ Belki de başarılı şekilde fırlatma gerçekleştiren şirketlerin de bu yolda başarısızlık ve olumsuzluklar yaşadıklarını ve bunlara aldırmadan ders alarak ilerlemelerine devam ettiklerini söylemek önemlidir. Bir arkadaşım bana Pegasus’un ilk 9 fırlatmasının 5’inin, Ariane’in 5’inden 3’ünün, Atlas firmasının 20 fırlatmadan 9’unun, Soyuz’un 21 fırlatmadan 9’unun ve de Proton’un 18 fırlatmadan 9’unun başarılı olduğunu hatırlatmak için e-posta göndermişti. Yörüngeye ulaşmanın ne kadar zor olduğunu en başta ve en önce tecrübe ederek, bugün uzay seyahatlerinin omurgasını oluşturan araçları üretmek adına çok çalışan kişilere oldukça büyük saygı duymaktayım. SpaceX, her ne olursa olsun bu zorlu yola girmiştir. Bunu başaracağız.” konuşmasını yapmış ve nihayetinde de başarılı olmuş :) Her başarısızlığından ders çıkarmış ve yine çalışanlarını çok sıkı şekilde motive etmiş. İyi bir yazılımcı, iyi bir pazarlamacı, iyi bir oyun kurucuymuş. Dikkatimi çeken diğer bir ayrıntı ise tarih bilgisiydi. Tesla arabalarının pazarlama stratejisi hakkındaki bir röportajı da dikkatimi çekti;

“ Altı aylık bir bekleme Gelibolu gibi olur. Bombardımanın hemen ardından saldırmalısınız. İki saat boyunca takılıp kalırsanız, Türkler mevzilerine tekrar yerleşir. Zamanlama önemlidir. Zamanlama konusunda riski minimize etmek için yapabildiğimiz her şeyi yapmak zorundayız. "

Bizim tarihimizden örnek vererek ders vermiş! Peki biz tarihimizi ne kadar biliyoruz?

Oyyy çok yazmışım :) Aslında daha da yazarım. Dediğim gibi kitabı çok beğendim. Mutlaka alın ve okuyun arkadaşlar. Neyse ben biraz daha konfor alanımı daraltma daha çok üretme, çalışma bunalımına gireyim :)